SAHTE BALDA NEREDEN ÇIKTI?




Arım, balım, peteğim bilsem ki öleceğim sahte olsanda yiyeceğim. Yermiyiz? muhakkak yemişliğimiz vardır.

Evet, gün geçmiyor ki bir güne daha gıda skandalıyla uyanmayalım. Ama dostlar bunları yadırgamayın hatta alışın. Bilginiz vardır belki dünyadaki gıda fiyatlarından, gıda da talebe yeterli cevap verilememesinden. Bu durum her geçen yıl daha da artarak biz insanlar tarafından hissedilecektir. Her geçen gün yeni sahtecilikler gıda sektöründe görülecektir.

Neyse gelelim sahte bala. Doğanın muzicesidir dimi bal, lezzetli mi lezzetli. Ancak burada ki esas mucizeyi kaçırıyoruz. Arı olmadan bal yapan, içinde et olmayan sucuk, salam yapan insanoğlu.


Sanırım bence asıl mucize burada sevgili dostlar.

Benim gıda güvenliğinde felsefem şudur arkadaşlar; gıda da paraya kıyacaksın, büyük markalardan ayrılmayacaksın. İster katılın ister katılmayın. Yahu anlamıyorum, insanlarımızda şöyle bir kanı oluşmuş; üzerinde ambalaj olmayan, açıkta satılan veya eski bidon, tabak, kaba konulan gıdaların organik olduğu düşüncesi. Böyle şey olur mu arkadaşlar. Tamam herkes katkısız gıda yemek ister, ancak katkı maddelerinden kaçarken sağlığımızdan olmayalım lütfen!

Arkadaşalarım sahte balı kralı gelse çıplak gözle anlayamaz. İddia eden serbest atıyodur bilginize. Sahte bal ne akışından ne kokusundan nede kaşından gözünden anlaşılır, bunu anlamanın tek yeri laboratuarlardır.


Değerli arkadaşlar sahte bal yemek istemiyorsanız, paranızı kaptırmak istemiyorsanız. Ambalajlı, markalı ürünleri tercih edin. Tabi ki bu tavsiyem büyük kentlerde yaşayan kendine üretim yapamayacak durumda olan insanlarımız için. Markalı, ambalajlı ürünlerin en azından analiz edilme ihtimali söz konusudur. Bu ürünler Bakanlık tarafından periyodik kontrol edilir, ancak nerden geldiği belli olmayan, açıkta satılan, ambalajsız, markasız vb ürünlerin kontrol edilme ihtimali sıfıra yakındır.


Gıda güvenliğinde önemli bir husus vardır. Şüphecilik ve ihbar. Kimse kızmasın ama şüphe nedeniyle ihbar etmek ispiyonculuğa girmez. Eğer öyle olsaydı bu sahte ballar asla tespit edilemezdi. Şüphelendiğiniz durumlardan devletin ilgili kurumlarını haberdar etmeyi öğrenin, çekinmeyin, banane demeyin. Belki sizlerin sayesinde ülkemizde şu anda sahte ballar toplatılıyor.

Ülkemizde çok kalite ballar bulunur. Hakkari balı, Artvin balı, Kars balı ve bir çok ilimizde üretilen ballar dünya ile yarışır kalitededir. İşte bu yüzden taklitleri bol bol çıkar ve çıkacakta. Tüketiciler olarak bizler sofralarımıza koyduğumuz gıdayı seçerken dikkatli olmalıyız.


Son olarak sahte balla ilgili tavsiyeleri sıralayalım;


1-Kimse sahte balı görerek, tadarak vb anlayamaz.

2-Sahte balı anlamanın tek yolu vardır? laboratuar analizi.

3-Ambalajsız bal alınmamalıdır.

4-Markasız ürünler tercih edilmemelidir.

5-Fiyatı, markası vb özellikleri nediyle şüphelendiğiniz balları Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığına bildirin ve o balların analiz edilmesini sağlayın.

6-''Alo Gıda Hattı'' na 174 ü tuşladığınızda ulaşacağınızı bilin. Bu numarayı ezberleyin.

7-Ambalajsız, etiketsiz, eski ve tarihi kaplarda olan gıdaları organik gıda sanmaktan vazgeçin.

8-En yakın zamanda bir gıda mühendisi ile arkadaş olun ki ilerde de sizlere lazım olabilir.


Her ne olursa olsun, moralinizi bozmayın, gıdalara düşman olmayın, unutmayın ki can boğazdan gelir. Bu yaşanan olayların dünyanın her yerinde yaşandığını unutmayın. Sevgiyle, sağlıklı ve güvenli gıdalar ile kalın...